"Mavi bebek hastalığı"ndan, yeni kalp kapağıyla 18 yaşında kurtuldu
Doğuştan kalp hastası olan ve daha önce iki ameliyat geçiren 18 yaşındaki genç kız, kapalı yöntemle yapılan kalp kapağı değiştirme uygulamasıyla, "Mavi bebek hastalığı" olarak bilinen doğumsal kalp hastalığı fallot tetralojisini yendi.
Aysel Özgül Aydın'a, 3 aylıkken, morarmayla kendini gösteren kalp hastalıkları arasında en sık görülen "mavi bebek hastalığı" teşhisi konuldu. Aydın, 1,5 ve 3 yaşındayken iki ayrı açık kalp ameliyatı geçirdi.
Son ameliyatının ardından 15 yıl boyunca sağlık problemleri devam eden Aydın, Ankara Etlik Şehir Hastanesinin Çocuk Kardiyoloji Kliniğinde "kalpten akciğere giden damarda yetersizlik" tanısıyla tedavi altına alındı. Muayenesinin ardından Aydın'ın kalp kapağının değiştirilmesine karar verildi.
Ameliyat, Ankara Etlik Şehir Hastanesi Çocuk Kardiyoloji Klinik Eğitim ve İdari Sorumlusu Prof. Dr. Utku Arman Örün ve Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Dr. Özkan Kaya başkanlığındaki ekip tarafından yapıldı.
Etlik Şehir Hastanesinde bir ilk
Etlik Şehir Hastanesinde ilk kez 18 yaşındaki bir hastanın kalp kapağına kapalı ameliyatla müdahale edildiğini aktaran Prof. Dr. Özkan Kaya, "Genellikle bu kapakların değişimi açık cerrahiyle yapılıyor. Açık cerrahide, göğüs kafesi kesilerek kalbe ulaşılıyor ve gerekli işlemler yapılarak uygun kapak takılıyor. Bu işlem, daha zahmetli." dedi.
Kaya, daha önce geçirilen 2 ameliyatta oluşan yapışıklıklar nedeniyle aynı bölgeden Aysel Özgül Aydın'ın kalbine ulaşmanın zor olduğunu, genel anestezi altında 2 saatlik anjiyonun uygulandığı kapalı yöntemle bu risklerin de ortadan kalktığını aktardı. Kaya, kapalı yöntem sayesinde enfeksiyon gelişme riskinin ve kan ihtiyacının azaldığını, iyileşme süresinin hızlandığını bildirdi.
Kaya, Aydın'ın yeniden ameliyata ihtiyacı olmadığını düşündüklerini belirterek, "Gönül rahatlığıyla evine göndereceğiz. Artık herhangi bir aktivitede kısıtlaması olmayacak. Zaman geçtikçe kendisi de bunu anlayacak, her şeyi istediği gibi yapabilecek, koşabilecek, arkadaşlarıyla yarışabilecek. Artık, onu yeni bir hayat bekliyor." değerlendirmesinde bulundu.
Bebeklik döneminde dudaklarda ve parmak uçlarında renk değişikliğine dikkat
Prof. Dr. Özkan Kaya, "Mavi bebek hastalığı" olarak bilinen fallot tetralojisinin, morarmayla kendini gösteren kalp hastalıkları arasında en sık görülen sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Bu bebeklerde ilk belirtinin, çocuk doktoru tarafından duyulabilen "kalpte üfürüm" olabildiğini belirten Kaya, bebek büyürken akciğerde kan akımının azaldığını ve 6. aydan sonra morarma geliştiği bilgisini verdi. Kaya, hastalığın bebeklik döneminde özellikle dudaklarda, parmak uçlarında renk değişikliği ile kendini gösterdiğini ifade etti.
Kaya, hastaya müdahale edilmediğinde kan değerlerinin yükselmesi, ciltte morarma atakları, sık nefes alıp verme, yaşıtları gibi koşamama, yorgunlukla ortaya çıkan şikayetlerin, ilerleyen dönemde kalp yetersizliğine kadar gidebildiğini vurguladı.
"Önümde bir engel kalmadığı için artık istediğim hayalleri kurabiliyorum"
Kapalı yöntemle kalp kapağı ameliyatı olan 18 yaşındaki Aysel Özgül Aydın, kalp kapağındaki soruna bağlı yaşam kalitesinde kısıtlılıklar olduğunu ve sürekli sağlığından endişe duyduğunu anlattı.
Aydın, yaşıtları gibi hareket edemediğini belirterek, "Koşmaktan kaçınıyordum, bu benim için endişe kaynağıydı. İstediğim şeyleri yapamıyordum, çabuk yoruluyordum." dedi.
Aydın, şöyle devam etti:
"Çok fazla hayal kuramıyordum ama artık sağlığımla ilgili önümde bir engel kalmadığı için artık istediğim hayalleri kurabiliyorum. Geleceğe dair bir endişem yok. Ben 9 Aralık'ta doğdum, bu ameliyatı da 15 Haziran'da oldum. Benim için artık 15 Haziran ikinci doğum günüm."
"Kızım nefes aldıkça ben de alıyorum"
Aydın'ın annesi Çiğdem Aydın da 18 yıldır çok zor günler geçirdiğini, ömrünün kızı için endişe etmekle geçtiğini vurgulayarak, "İki çocuğum daha var ama biz sadece ona odaklandık. Şimdi, bu saatten sonra diğer çocuklarıma da vakit ayırabileceğim. Zor günlerdi. O uyurken, ben uyumuyordum, onun nabzını dinlerim, nefes alıyor mu diye sürekli kızıma bakardım ama artık uyuyabileceğim. Kızım nefes aldıkça ben de alıyorum. Artık, kızım normal olduğu için çok mutluyum." diyerek duygularını ifade etti.
Anne Aydın, emeği geçen tüm doktorlara teşekkür borçlu olduğunu belirterek, "Ne yapsak bu hekimlere olan borcumuzu ödeyemeyiz. Bize, kızımı verdiler." dedi.